Ziyaret sırasında iki parti arasında, emperyalizme karşı ortak çalışmaları ve kadro eğitimlerini kapsayan resmi bir işbirliği protokolü imzalandı. Okuyan, festivalde yaptığı konuşmada, “İnsanlığın geleceği komünizmdir” dedi.
TKP ve KKP’den ‘ortak mücadele’ protokolü
TKP ve KKP arasındaki uzun süredir devam eden dostluk, imzalanan işbirliği protokolü ile resmi bir zemin kazandı. KKP Merkez Komite binasında, TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan ve KKP Siyasi Büro Üyesi Roberto Morales Ojeda tarafından imzalanan protokol, sembolik anlamının ötesinde somut işbirlikleri içeriyor. Protokol kapsamında, dünyadaki gelişmeler hakkında düzenli fikir alışverişi, iletişim alanında emperyalizmin hegemonyasına karşı ortak çalışmalar ve kadro eğitimleri gibi konularda mutabık kalındı.
60. yılda ‘başka bir dünya’ tartışması
Küba Komünist Partisi’nin yayını Granma ile Küba Genç Komünistler Birliği’nin yayını Juventud Rebelde’nin 60. yıl dönümleri dolayısıyla düzenlenen festivale, Küba Cumhurbaşkanı Miguel Diaz-Canel de katıldı. Festival kapsamında düzenlenen “başka bir dünyanın inşası” konulu panelde konuşan Kemal Okuyan, sözlerine Filistin direnişini selamlayarak ve ABD ablukasına direnen Küba’ya zafer dileklerini ileterek başladı. Okuyan, sınıflar ve sömürü ortadan kalkmadan “başka bir dünya”dan söz edilemeyeceğini vurguladı.
‘Emperyalist sistemin diliyle kendi değerlerimizi savunamayız’
İdeolojik mücadelede emperyalizmin araç setini ve dilini kabullenmenin tehlikelerine işaret eden Okuyan, önemli uyarılarda bulundu. Okuyan, “Özgürlük, barış, ilerleme gibi yaşamsal değerlerin tamamı, sömürü mekanizmalarını sorgulamayan stratejiler içinde anlam ve inandırıcılık kaybetti. Bu araç seti ve dili, başka bir dünyanın mümkün olduğu düşüncesini tamamen devre dışı bırakmaktadır” dedi.
‘Sol içinde gelişkin bir etik egemen olmalı’
TKP Genel Sekreteri, solun sistemin dilini kabullenmesinin en önemli maliyetinin “etik bir meydan okumayı” gerçekleştirememek olduğunu belirtti. Okuyan, “Bugün yoksul yığınlar ‘sol’ seçeneğe baktığında yalandan, pragmatizmden, imaj fetişizminden arınmış bir güç görmüyor. Bu son derece ciddi bir sorundur. İlk görevlerden bir tanesi gelişkin bir etiğin sol içinde egemen olması için mücadele edilmesidir” ifadelerini kullandı.
Medya tekellerine karşı ‘kolektif direnç’ çağrısı
Emperyalizmin enformasyon alanındaki hegemonyasına karşı somut önerilerde bulunan Okuyan, çok uluslu tekellerin denetimindeki sosyal medyaya teslim olmamanın altını çizdi. Basılı yayınlar ve yüz yüze iletişimin korunması gerektiğini belirten Okuyan, sözlerini şöyle tamamladı: “Geçmişte nasıl kitaplar yasaklanıyorsa bugün de bir avuç tekel kuralsız biçimde farklı düşüncelere karşı sansür uygulamakta. Bu baskılara karşı uluslararası alanda kolektif bir direnç oluşturulmalıdır. Yaşanası bir dünya mümkündür ve o dünyada sömürücü sınıflara yer yoktur. İnsanlığın geleceği komünizmdir.”
