Bu söylentiler somut kanıtlarla desteklenmiyor olsa da Mescid-i Aksa altında yapılan arkeolojik kazılar, bölgedeki dini-siyasi gerilimleri artırıyor.
TAPINAK ŞÖVALYELERİ BAĞLANTISI
“Mason” kelimesi, yalnızca 12. yüzyıl Haçlı Seferleri’nde Tapınak Şövalyeleri’nin (Knights Templar) Mescid-i Aksa’yı üs olarak kullanmasıyla tarihi bir bağlamda geçiyor. Modern mason localarıyla ilişkilendirilen bu şövalyeler, komplo teorilerinde sıkça kullanılıyor. Günümüzde tünellerde Masonik ritüel yapıldığına dair iddialar, dünyanın ilgisini bu bölgeye çekmeye devam ediyor.
Bu tür iddialar, Tapınak Şövalyeleri’nin “gizli hazine” aradığı efsaneleriyle karışıyor. Tünellerin Yahudi tarihine dair arkeolojik kalıntılar için kazıldığının belirtilmesi, şüpheleri tam anlamıyla kapatamıyor.
MESCİD-İ AKSA ALTINDAKİ TÜNELLER
İsrail, 1967’den bu yana Kudüs’ün Eski Şehir bölgesinde, Tapınak Tepesi (Haram el-Şerif) çevresinde arkeolojik kazılar yürütüyor.
Batı Duvarı Tüneli: 1970-1988 yıllarında kazıldı, 500 metre uzunluğunda. Ağlama Duvarı’ndan Müslüman Mahallesi’ne uzanıyor. Amacı, İkinci Tapınak (M.Ö. 516 – M.S. 70) kalıntılarını ortaya çıkarmak.
Hacılar Yolu Tüneli: 2025’te İsrail Başbakanı Netanyahu ve ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio tarafından açıldı. Siloam Havuzu’ndan Tapınak Dağı’na uzanan 600 metrelik yol, Yahudi hacılar için tarihi bir ritüel rotası.
Al-Quds Enstitüsü’ne göre, bölgede 60’tan fazla tünel ve kazı alanı mevcut.
İsrailli yetkililer, kazıları “tarihi araştırma” olarak tanımlıyor. Yahudiler için Tapınak Tepesi, Süleyman Tapınağı’nın yeridir.
Burası aynı zamanda Hz. İsa’nın tapınakta ders verdiği yerdir. Ancak Filistinliler, tünellerin Mescid-i Aksa’nın temellerini zayıflattığını ve yıkım riski oluşturduğunu savunuyor.
Kazılar, 1996’da İkinci İntifada’yı tetikleyen olaylardan biriydi. 2023-2025 döneminde, Netanyahu hükümetindeki aşırı sağcı isimler (örneğin, Bezalel Smotrich’in “Tapınak inşası için bütçe” açıklaması) gerilimi artırdı.
Ürdün, Suudi Arabistan, Suriye ve Malezya kazıları kınadı. UNESCO, Mescid-i Aksa’yı Dünya Mirası olarak koruma altında tutuyor.
STATÜKO İHLALİ VE YAPISAL RİSKLER: FİLİSTİN’İN ENDİŞELERİ
Filistin Yönetimi ve Kudüs Valiliği, tünellerin 1967 statüko anlaşmasını (Mescid-i Aksa’nın Ürdün Vakıfları’na bağlılığı) ihlal ettiğini ve bir “Yahudileştirme planı” olduğunu iddia ediyor. Tünellerin neden olduğu iddia edilen çatlaklar ve su yollarının tahribi, caminin güvenliğini tehdit ediyor.
İSRAİL’İN SAVUNMASI
İsrailli yetkililer, tünellerin camiden 70 metre uzakta olduğu ve güvenlik kameralarıyla izlendiğini belirtiyor. Ancak bu açıklamalar gerilimleri dindirmedi.
Mescid-i Aksa altındaki tüneller, arkeolojik kazıların ve dini-siyasi çekişmelerin bir sonucu olarak gündemdeki yerini koruyor. “Mason tapınağı” veya “ayin” iddiaları, kanıtsız komplo teorilerinden ibaret denilse de eski masonlardan Hürol Taşdelen kaynaklı olduğu belirtilen “Mescid-i Aksa Altında Mason Tapınağı” resimlerine sosyal medyada yaygın olarak rastlanıyor.
